Anonim halk edebiyatının çok yaygın bir ürünüdür. Çoğunlukla sevda konularını işler. Ekseriya dört mısradan meydana gelir. Birinci, ikinci ve dördüncü mısraları kafiyeli olur. Bunlar hazırlık mısralarıdır. Asıl mânâ son iki mısrada ifade edilir.
Bazı Türk topluluklarında, "hoyrat, mane, mâna, mahni, bayatı, me'âni" gibi kelimelerle de karşılaşılan mânilerin konuları, Şükrü Elçin'in ifadesiyle, her türlü hayat olaylarıdır. Köy, kasaba ve şehirlerimizde okumuş, okumamış kimslerin ve bilhassa kadınların irticâlen meydana getirdikleri ürünlerdir. "Aşk/sevgi" ön plandadır. Öte yandan "gurbete giden eşe duyulan hasret, güzellik-çirkinlik, kıskançlık, ölüm, evlenme düşüncesi, verilen sözde durmama, vefasızlık, kadere isyan, ana-baba şefkatini arama ihtiyacı, gelin-kaynana çatışması" gibi konular, âdet ve ananelerimizle iç-içe, eğrisiyle-doğrusuyla mânilerle ortaya konur.
Çoklukla kadınların söylediği; mısralarda ay, güneş ve yıldızların parladığı; dağlar, denizler ve nehirlerin dile geldiği; toprağın suya, çiçeğin arıya, kuşun yemişe karıştığı; bülbüllerin güllere edebî aşk türküsünü terennüm ettiği; bekçilerin satıcılara, niyetçilerin davulculara ses yetiştirdiği mâniler, eski geleneğin izlerini taşıyarak günümüze kadar gelmiştir.....